18 Ağustos 2014 Pazartesi

Arkadaşımın Kapalı Karısını Orospuya Çevirdim!

32 yaşındayım, adım Nahit. Yıllarca bir fabrikanın müdürlüğünü yaptıktan sonra, 7 yıldır tecil ettirdiğim askerliğimi yapmak için müracatta bulundum. Fabrikada tüm personel tarafından sevilen, sayılan, aynı zamanda çok otoriter biriydim. Fabrikanın yemekhaneden sorumlu aşçısı, Erkan isminde genç biriydi ve iki ay önce 17 yaşında bir kızla evlenmişti. Düğününe beni de davet etmiş, ben şehir dışında olduğum için düğünlerine gidememiş ve evlendiği kızı görememiştim, fakat çokta merak ediyordum. Bu arada erkan benden çok korkar, aynı zamanda çokta saygı gösterir, her zaman günlük menü dışında bana özel yemekler yapar, bazen de, “Müdürüm bir gün seninle kafaları çekelim, mezeler benden!” derdi. Ama bir türlü işlerimizin yoğunluğu nedeniyle fırsat bulamamıştık. Neyse günüm geldi işimden ayrıldım ve askere gittim.

Askerden geldikten sonra oturduğum apartmanın altında boş olan bir dükkanı kiraladım ve inşaat malzemeleri üzerine bir işyeri açtım. Aradan 6 ay kadar geçmişti, bir gün fabrikaya eski patronumu ziyaret için gittim. Fabrikada benim dönemimden çalışan hiç kimse kalmamış, bütün personel yenilenmiş, patron işleri baya bir küçültmüştü. Çalışanlara yemekhane sorumlusu Erkanı sordum, onun da işten ayrıldığını ve yemeklerin tabildottan geldiğini söylediler. 15 gün kadar sonra bir gün sabah dükkanın önüne bir sandalye atıp güneşlenirken, motorlu birisi önümden geçti ve Erkana çok benziyordu. Ama güneş gözlüğü taktığı için tam emin olamadım. Aynı kişi akşam üzeri tam ters istikamete doğru geçince, ben sabahları ve akşamları yola bakmaya başladım ve her gün geçiyordu. Bir kaç gün sonra akşam geçerken ben bunu durdurdum, evet Erkandı. Beni görünce baya bir şaşırdı, “Oooo müdürüm!” deyip elime sarıldı. Dükkana davet ettim. Hoş beşten sonra, “Bir kaç gündür görüyorum ama emin olamadım, her gün bu caddeden nereye gidiyorsun?” diye sordum. Yeni taşınmışlar, evi caddenin sonundaki varoş mahallesinde imiş ve başka bir fabrikada aşçı olarak çalışıyormuş…

Baya bir hasret giderdikten sonra, motoruna bindi, giderken de, “Müdürüm, ailecek te görüşelim, buralarda hiç çevremiz yok, herkes kendi halinde, bari sizinle gidip gelelim, hanımın ve çocuğun çok canı sıkılıyor!” dedi. Okeyleştik ve “İstediğiniz zaman buyurun gelin!” dedim. Akşam durumdan eşime de bahsettim. Bu arada ben 8 yıllık evliyim ve 4 yaşında bir çocuğum var. Erkanın da hemen bir çocuğu olmuş ve bir buçuk yaşına girmiş. Eşim, “Olabilir, eğer hanımı kafadengi birisi ise, benim de canım sıkılıyor aslında, benim içinde iyi olur.” dedi. Erkan bir kaç gün sonra dükkanın önünden motorla geçtiğinde bu sefer arkasında başörtülü, pardesülü kapalı bir bir bayan ve kucağında bir çocuk vardı. Ofisimde olduğum için onlar beni görmedi, ama ben çok şaşırmıştım, karısının kapalı biri olabileceğini hiç düşünmemiştim ve ilk defa görüyordum, fakat çok hızlı geçtikleri için doğru dürüst görememiştim.

Cumartesi akşam üzeri Erkan dükkana uğradı ve “Müdürüm, müsaitseniz Pazar günü size gelmek istiyoruz?” dedi. Karıma telefon açıp müsait olup olmadığımızı sorduğumda, karım da, “Müsaitiz müsaitiz, buyursunlar gelsinler, hatta biraz erken gelsinler kahvaltıyı da birlikte yapalım!” dedi. Pazar günleri işyerini açmıyordum, Pazar sabah erkenden kalkıp unlu mamül fırınına giderek Simit, Poaça ve Börek aldım ve beklemeye başladık. Saat 10:00 gibi geldiler, kapıda karşıladık. İçeri geçtiler, “Hoşgeldin!” diyerek eşine elimi uzattım ve tokalaştık. Ama ne tokalaşma! Elleri ateş gibi yanıyordu! Samimi bir şekilde, “Ben Hayriye!” dedi. “Ben de Nahit!” dedim ve ekledim, “Bu arada siz hasta olacaksınız galiba, ateşiniz var!” dedim. Hayriye hafif gülümseyerek, “Yok, benim doğal halim bu!” dedi. Erkan da, “Müdürüm ben kışın soba kullanmıyorum, Hayriyenin teni çok sıcaktır!” dedi, gülüştük. Hayriye minyon tipli, hafif çukur gözlü, beyaz tenli, yüzü ve vücut yapısı süper güzel bir kadındı. Ona bakmaktan kendimi alamıyor, fakat göz göze gelmeye de korkuyordum.

Kahvaltı masasına geçtik. Hayriye çocuğu uyutmak için yan odaya geçti. Bu arada biz masaya oturunca, ona benim karşımdaki sandalye kaldı. 5-10 dakika sonra geldi ve karşıma oturdu. Derin bir kahvaltı sohbeti, yaz olduğu için balkon kapısı açık, güzel bir ortam, kakara kikiri 2 saat kadar masada kaldık. Hayriye kapalı olmasına rağmen çok hoş sohbet, biraz utangaç ama konuşkan birisiydi. Kahvaltıdan sonra biz balkonda koyu sohbete dalmışken, hanımlar bulaşık falan derken öğlen oldu ve hanımlar yanımıza gelerek pikniğe gitme teklifinde bulundular. Hazırlıklar yapıldı pikniğe gittik. Vaktimiz çok güzel ve eğlenceli geçiyor, bu arada samimiyetimiz artıyordu. Piknikte çay içerken Hayriye bana “Nahit abi, Erkan 3 yıldır seni öyle anlatıyordu ki, merakımdan çatlamıştım!” dedi. Erkan da lafa girdi, “Ee o benim biricik müdürüm, bana çok babalık yaptı, ondan gördüğüm iyiliği babamdan görmedim ben, gerçi fabrikada yardım etmediği tek işçi yoktu, o fabrikadaki bütün işçilerin babasıydı!” dedi. Hayriye de, “Abi ne zaman bir durum olsa Erkan, şimdi Nahit müdürüm olacaktı ben bu hale düşmezdim diyor, seni anlata anlata bitiremiyor!” dedi. Bu arada eşim bir bana, bir Hayriyeye bakıyor, bir şeyler çözmeye çalışıyordu. Ben ise kötü duygulara girmemek için kendimi zorluyor, fakat Hayriyeden de gözümü alamıyordum. 19 - 20 yaşında, süper güzel bir hatun karşımda ve göz göze gelmemek için resmen kendimle savaşıyorum.

Akşam üzeri piknikten döndük, akşam yemeği falan derken saat 22:30 oldu. Herkes pikniğin de etkisiyle baya yorulmuştu. Bunlar, “Artık kalkalım…” dediler. Sabah gelirken minibüsle geldikleri için yine minibüsle gitmeleri gerekiyordu ben, “Olmaz, minibüsle göndermem, sizi ben bırakırım!” dedim. “Ya zahmet etme.” falan dediler. Ben de, “Hem evi de öğrenmiş olurum.” deyince itiraz etmediler. Eşime, “İstersen sen de gel.” dedim. Eşim, “Ben yorgunum, sen bırak gel.” dedi. Neyse ben bunları evlerine bıraktım. Arabadan inerlerken çocuk Erkanın kucağında idi. Vedalaşırken yine tokalaştık, ama Hayriyenin elleri yine ateş topu gibi yanıyor ve içimi fena yapıyordu. Elimi bırakmadan, “Nahit abi her şey için çok teşekkürler, çok güzel bir gündü, en kısa zamanda biz de sizi bekliyoruz!” dedi. Bu arada gözlerimin içine bakıyordu, durduğum yerde yarağım kazık gibi olmuş, yüzüm kızarmıştı. “Abi sen bana diyorsun ama sen hasta olacaksın, yüzün kıpkırmızı ve terliyorsun!” dedi. Ben de güneş çarpmış olabileceğini söyledim. Vedalaştık ve ben eve döndüm.

Eşim geceliğini giymiş yatmış, yatakta beni bekliyordu. Soyundum ve yatağa girdim. Biraz sohbet ettik, onları nasıl bulduğunu sordum. Çok beğendiğini, iyi insanlar olduğunu ve görüşebileceğimizi söyledikten sonra bana manalı manalı bakarak, “Umarım bu düşüncelerim yüzünden beni pişman etmezsin!” dedi. (Eşim çok kıskanç bir yapıya sahiptir). “Ne demek istiyorsun?” dedim. “Kız çok güzel ve sana da çok hayran kaldı!” dedi. “Ne alaka? Kocası anlatmış, o da merak etmiş, ne var bunda?” dedim. “Daha çok toy, sen yine de dikkat et!” dedi. “Abartıyorsun! Duymadın mı, bana Abi diyor, ayrıca kapalı birisi!” dedim. “Orası öyle, ama ne bileyim, o kadar güzel ki kıskanmamak elde değil!” dedi. Ben de, “Sen ondan güzelsin karıcığım!” diyerek dudaklarından öptüm ve amını avuçladım ve okşamaya başladım. Sonra karımın külodunu çıkardım, amını yalayıp, az önceki elin sıcaklığının ve konuşmalarında etkisinde kalarak kazık gibi olmuş yarağımı karımın amına geçirdim. Karım, “Offfffff, işte bu huyuna bayılıyorum senin, ne zaman aklımdan geçse yarağını amımda buluyorum!” diyor ve dudaklarını ısırıyordu…

Ben ise Hayriyeyi siktiğimi hayal ediyor, karıma köklüyordum. Karım zevke gelmiş çılgınlar gibi inliyor, “Ben bu yarağı kimseyle paylaşamam! Bu yarak bana ait! Sakın o karıyı sikeyim deme!” diyor, kendi kuşkularını dillendiriyordu. “Karıcığım merak etme, Hayriye karşımda soyunup bacaklarını ayırsa bile dönüp bakmam!” diyerek karımın amına pompalıyordum. Karım, “Ben seni bilmezmiyim? On senedir yediğim bu yarağı tanımazmıyım? Öyle bir fırsatı kaçırırmısın sen, bulduğun ilk fırsatta koyarsın kızın amına!” diyor, beni daha da azdırıyordu. 20 dakikadır karımı sikiyordum ve artık son noktaya yaklaşmıştım, hızla pompalıyor, “Merak etme aşkım, siksem bile bana senin kadar zevk veremez!” diyerek karımı rahatlatmaya çalışıyordum. Karım ise ikinci defa boşalıyor olmanın zevkiyle “Sik kocacığım sik, bu yarağa helal olsun, bu yarak ne Hayriyeler hak ediyor! Offfff çıldırıyorum, pompala kocacığım, kökle amıma!” derken, korunmadığı için, yarağımı son bir hamleyle karımın amından çektim ve göbeğine boşaldım. Nefes nefese kalmış bir vaziyette üzerinde 2-3 dakika hareketsiz kaldım, sonra yanına uzandım. Karım dudağıma bir öpücük kondurarak, “Az önce söylediklerimi sakın ciddiye alıp ta kıza birşey yapayım deme haa! Sana belli olmaz, izin verdiğimi falan düşünürsün!” diyerek gülümsedi.

Aradan 3-4 gün geçmişti ama Hayriye bir türlü aklımdan çıkmıyor, resmen bütün gün düşüncemi işgal ediyordu. Ellerinin sıcaklığı aklıma geldikçe yarağım kalkıyor, elleri böyleyse acaba amı nasıldır bunun diye düşünmeden edemiyor, bir yandanda arkadaşımın karısı hakkında böyle düşünceler taşıdığım için kendime kızıyor, müthiş bir suçluluk duygusu yaşıyordum. Tam bir ikilem içindeydim. Bir akşam vakti tam dükkanı kapatmayı düşünüyordum ki, Hayriye caddenin karşı kaldırımından kucağında çocuk ile yavaş yavaş yürüyerek evlerinin ters istikametine doğru gidiyor ve sık sık arkasına dönüp bakıyordu. Hemen koşarak yanına gittim ve arkasından, “Hayriye?” dedim. Galiba sesimi tanıyamadığı için birden irkildi, beni görünce de biraz rahatladı. “Bu saatte böyle yaya nereye gidiyorsun? Hayır mı?” dedim. “Abi sorma ya, Erkan gece vardiyasında çalışıyor, işe gitti, ben de annemlere gidiyorum. Minibüsü beklemeyeyim, yavaş yavaş yürüyeyim dedim, ama hep dolu geçiyorlar, almadılar, buraya kadar geldim.” dedi. Ben de, “Yorulmuşsun, gel biraz dinlen, böyle olur mu, o kadar yol kucağında çocukla yürünür mü, gel hadi!” diyerek çocuğu kucağından alarak, biraz da emrivaki bir tavırla işyerime götürdüm…

Hayriye yorulmuş, kan ter içinde kalmıştı. Soğuk bir kola ikram ettim. “Abi ben almasaydım, geç oluyor, şimdi minibüsler nöbete düşerse çok geç kalırım!” dedi. Ben de, “Merak etme, seni bu saate minibüsle gödermem, ben bırakırım, rahat ol, al şunu iç, serinle biraz!” dedim. “Nahit abi zahmet etme, ben minibüsle giderim!” dedi. Ben kaşlarımı çatarak “Seni bu saatte böyle göndermem, sonra Erkan duyarsa bana kırılmaz mı?” dedim. Hayriye de çaresiz, “Peki abi!” dedi ve kolayı aldı. Çocuk uyuyordu, koltuğa yatırmıştım. Sohbete başladık, tam karşımda oturuyor ve havadan sudan konuşuyorduk. Ben ise yine gözümü dikmiş öyle derinlere dalmıştım. Bir kaç defa göz göze geldik. Ben hep gözümü kaçırıyordum ve sonuncuda kaçıramadım, bir an sessizlik oldu, 10-15 saniye gözgöze bakıştık. Bu defa o gözünü kaçırdı, ben hemen toparlanmaya çalıştım, ama bu arada masa altında benim yarak yine kazık gibi olmuştu. “Abi ne zaman kapatıyorsun?” dedi. Bende “5-10 dakikaya kadar kapatırım, gideriz!” dedim. Bu arada yukarıyı evi aradım ve bir işim olduğunu, bir yere kadar gidip geleceğimi ve merak etmemelerini söyledim.

Masanın altından yarağımı düzelttim, eğer anlarsa rezil olacağımı düşündüm ve sakinleşmek için bir kaç dakika dikkatimi dağıttım, masadaki evrakları dosyaları falan toparladım. Sakinleşince de, “Hadi kalkalım!” deyip çocuğu kucakladım ve arabaya kadar ben götürdüm. Arabaya varınca çocuğu almasını, kapıları açacağımı söyledim. Çocuğu alırken ben biraz çekingen davrandım, ama o çok rahattı ve yanaştı, çocuğu sıkı tutabilmek için sarılarak alırken, benim kolumun birisi çocukla onun arasında kaldı ve pardüsünün üzerinden taş gibi göğüslerini ilk defa hissederken neredeyse kalp krizi geçirecektim. Kapıları açtım, arkaya binmek istedi. “Aşk olsun, bu da ne demek oluyor? Hakaret sayarım bunu!” deyince, “Ay abi özür dilerim, böyle düşüneceğini bilemedim!” dedi ve ön tarafa geçti. Neyse yola çıktık, bu arada hava iyice kararmıştı. Ben acele etmiyor, yolu uzattıkça uzatmaya çalışıyorum. Gideceğimiz yer normal trafikte yarım saatlik yoldu, ama akşam trafiği de işin içine girince baya bir uzadı. Trafik durunca, ben kucağındaki çocuğun yanağını okşamak bahanesiyle ona yanaşıyor, zaman zaman kazara olmuş gibi göğüslerine elimi sürtüyordum…

Çaktırmadan kalkmış yarağımı düzelttim ve konu açılsın diye, “Demek Erkan benden çok behsetti ha, öyle mi?” diye sordum. “Sorma Nahit abi, seni yere göğe sığdıramıyor, ben de merakımdan çatlıyordum.” dedi. “Eee merakın geçti mi? Nasıl, merak ettiğin kadar varmıymışım bari?” dediğimde, bir iki saniye sustu ve “Evet, çok iyi bir insansınız!” dedi. “Teşekkür ederim, sizde iyisiniz, Erkanı severim, çok saygılı çok efendi bir çocuk. Onla evli olğun için çok şanslısın! Eminim iyi bir kocadır!” diye zarf attım. Hayriye yine bir iki saniye sustuktan sonra, “Eh işte, öyledir…” dedi. “Ne demek şimdi bu? Nasıl eh işte? Evliliğinizde sorun mu yaşıyorsunuz?” diye sordum. “Abi evlilik olur da sorun olmaz mı?” dedi. “Hayırdır, büyük bir sorun mu? Bak üzüldüm şimdi, oysa ben sizi çok mutlu görmüştüm.” dedim. “Yok, tabi ki mutluyuz, ama bizim de kendimize göre sorunlarımız var tabi, biraz özel sorunlar Nahit abi.” dedi.

“Bana güvenebilirsin, eğer paylaşmak istersen seni dinlerim ve elimden geldiğince de çözümü konusunda yardımcı olurum, ayrıca bende sır olarak kalır, bu konuda bana güvenebilirsin!” dedim. “Nahit abi sana güvenmesem bu kadarını da söylemezdim zaten, ama güvensem de daha fazlasını anlatmam doğru olmaz.” dedi. “Peki sen bilirsin!” deyip, torpidodan bir kartvizitimi çıkardım ve uzattım, “Eğer çok daralır da konuşmaya ihtiyaç duyarsan çağrı bırak, ben seni ararım!” dedim. Kartı aldı, “Tamam abi, ararım!” dedi. Bu arada yüzü değişmiş, hüzün, utanma, çekinme ve korku karışımı tuhaf bir ifade almış, gözlerini karşıya dikmiş anlamsızca yola bakıyordu. Bir kart daha çıkardım ve bir kalemle birlikte uzattım, “Buna da sizin numarayı yaz, bende de sizin numaranız bulunsun.” dedim. Numarasını yazdı ve uzattı. Baktım ev numarasını yazmış sadece, “Cep numaranı da yazsaydın.” dedim. “Ben cep telefonu kullanmıyorum, hep evde olduğum için ihtiyacım olmuyor.” dedi. “Peki tamam!” dedim.

Bu arada gideceğimiz yere varmıştık. Hayriyeye arabadan inmeden ona, “Sen kötü görünüyorsun, büyük bir sorununuz var galiba?” diye sordum. “Yok bir şey abi, sonra anlatırım!” dedi. “Tamam o zaman, yarın mutlaka telefonunu bekliyorum, anlatacaksın bana!” dedim. “Tamam! Erkan öğleden sonra saat 2:30 gibi evden çıkıyor, ozaman ararım.” dedi. “Tamam o zaman saat 2:30 dan sonra telefonunu bekliyorum, mutlaka ara bak! Bu arada sen geri nasıl döneceksin, saatte epeyce oldu?” diye sordum. “Ben bu gece burada kalacağım abi, kardeşimin düğün hazırlıkları var, yarın alışverişe çıkacağız, alışverişten sonra oradan direkt minibüsle dönerim eve. Abi çok teşekkür ederim, sana zahmet oldu bu geç saatte.” dedi. “Ne zahmeti canım, ne olacak ki, ne zaman arabalık bir durum olursa, gece gündüz farketmez, aramazsan gücenirim!” dedim ve tokalaşmak için elimi uzattım. Çocuğun başını dizine koydu ve tokalaştık. Eli elimde, “Yok bu sıcaklık normal bir şey değil!” diyerek gülümsedim. “Abi benim elim hep böyledir, pek tokalaşmam ama kimle tokalaşsam çocukluğumdan beri hep bunu söylüyorlar, demek ki sıcak kanlı birisiyim!” diyerek o da gülümsedi ve arabadan indi.

Hemen geri döndüm, ama içim içime sığmıyordu, eve nasıl vardım bilmiyorum. Gözümün önünden gitmiyordu, ertesi gün öğlene kadar bana bir yıl kadar uzun geldi. Saat 14:30 gibi çıktım dışarıya ve Erkanın geçmesini bekliyorum, ama geçmedi. Saat 15:30 oldu, ne Erkan geçti ne Hayriyeden telefon geldi, kafayı yiyordum. Masama geçip koltuğuma oturup gözlerimi saate diktim, kulağım telefonda. Saat 16:15 oldu hala telefon yok. Ne olursa olsun ben arayacaktım, eğer Erkan açarsa (Haftasonu müsaitseniz, ya siz gelin, yada biz gelelim) deyip bir şekilde olayı kapatacaktım. Kaldırdım telefonu, çevirdim numarayı, daha ilk çalışının ilk saniyesinde telefon açıldı…

“Alo.” dedim. Hayriyeden titrek ve kısık bir sesle cevap geldi, “Alo?” dedi. “Ben Nahit, Erkan evde mi?” diye sordum. “Yok Nahit abi, 14:30’da gitti o.” dedi. “Buradan geçmedi, kapıda bekledim ama göremedim?” dedim. “Abi motorla gitmedi, servisle gitti, normalde servis alıyor onu, ara sıra motorla gidiyor.” dedi. “Anladım. Hani arayacaktın, neden aramadın?” diye sordum. “Aramadım işte…” dedi. “Neden? Hani konuşacaktık?” diye sordum. Kısa bir sessizlik oldu, “Boşver Nahit abi, konuşmayalım!” dedi. “Hmmm. Pardon, sanırım aramakla ben yanlış yaptım. Ben konuşacağımızı, bana sıkıntılarını anlatacağını düşünmüştüm.” dedim. Yine kısa bir sessizlikten sonra, “Abi hangi sıfatla dinleyeceksin benim sorunlarımı, yani sana neden anlatayım, seninle neden konuşayım bunları?” dedi. “Dost olduğumuzu düşünüyordum ben.” dedim. “Tamam abi dostuz, ama aile dostuyuz, sorunlarımızla seni meşgul etmek istemem.” dedi.

“Sen bilirsin, ama akşam da dediğim gibi, eğer anlatmak, boşalmak istersen dinlerim ve anlattıklarını da bir sır olarak saklarım (burada boşalmak kelimesini özellikle kullanmıştım), her şeyi içine atmak sağlığına zarar verebilir, insanda bazen dışa vurma ihtiyacı doğar.” dedim. “Ya elbette konuşmaya ihtiyacım var, elbette birilerine anlatsam rahatlarım, ama bu neden siz olasınız? İşte benim kafamı karıştıran bu, yoksa birileriyle sıkıntımı paylaşmayı bende isterim.” dedi. “Sen bilirsin, kime güveniyorsan onunla paylaşırsın, güvendiğin birisi varsa ona anlat, ama içinde tutma. Akşam bir ara çok kötü oldun, o halin aklımda kaldı, üzüldüğüm için aradım, onun için anlatmanı istedim, bana güvenebileceğini düşündüm.” dedim. “Güveniyorum…” dedi. “Güveniyorsan anlatırsın.” dedim. “Şimdi değil, ama belki daha sonra anlatırım.” dedi. “Peki ne zaman istersen anlatabilirsin, bilesin ki ben dinlemeye hazırım!” dedim. “Tamam abi bunu bilmek içimi rahatlattı.” dedi.

“Seni tutmayayım, eğer işin varsa kapatabiliriz.” dedim. “Yoo işim yok, çocuk uyuyor zaten.” dedi. “İyi, benim de canım sıkılıyordu, sakıncası yoksa öylesine sohbet edelim.” dedim. “Sakıncası yok…” dedi. “Alışverişi yaptınız mı?” diye sordum. “Evet yaptık, çok güzel şeyler aldık.” dedi. “Senin güzel şeylere ihtiyacın yok ki.” dedim. “Bana değil, kardeşime aldık… (Biraz sessizlik oldu) Hem benim neden güzel şeylere ihtiyacım olmasın ki?” diye sordu. Sustum, terledim ve titremeye başladım. Titrek bir sesle, “Sen zaten çok güzelsin, extra güzel bir şeye ihtiyacın yok!” dedim. Yine kısa bir sessizlik ten sonra, “Ciddi ben güzelmiyim?” diye sordu. “Hemde çok!” dedim. “İltifatın için teşekkür ederim, bunu duymak çok güzel!” dedi. Hayriyenin bu sözleri bana cesaret vermişti, artık balık oltaya geliyordu, “İltifat değil, gerçekten çok güzelsin, hatta hayatımda gördüğüm en güzel kadınsın!” dedim. “Yok artık, o kadar da abartmayın lütfen!” dedi. “Abartmıyorum!” dedim. “Nerem güzel ki?” diye sordu. “Yüzünden başka nereni gördüm ki?” deyince gülüştük…

“Beni güzel bulmana sevindim Nahit abi!” dedi. “Sorununuz bu mu yoksa, Erkan seni güzel bulmuyor mu?” diye sordum. “Yok, o da güzel olduğumu söyler ara sıra.” dedi. “Hmmm, tutturamadım!” dedim. “Abi sonunda konuşturacaksın beni, bizim sorunumuz sağlık sorunu!” dedi. “Nasıl yani, sağlık derken? Yoksa hastamısın? Demiştim sana bu sıcaklık normal değil diye.” dedim. “Yok abi, sorun Erkanda, bende değil!” dedi. “Öylemiiii? Peki nesi var? Hemen tedavi ettirelim, ağır bir hastalığı falan mı var? Doktora gittiniz mi?” diye sordum. “Hayır gitmedik! Zaten sorun da bu! Doktora gitmemesi!” dedi. “Nasıl yani? Niye gitmiyor ki?” dedim. “Gitmiyor işte!” dedi. “Ben götürürüm onu, sen hastalığını söyle bana!” dedim. “Gitmez abi! Utanıyor!” dedi. “Yahu sağlığın utanması mı olur, bu nasıl bir zihniyet, doktora gidilmez mi, nesi var bunun? Verem mi? Kanser mi?” diye sordum. “Yok abi, öyle bir şey değil, erkekliği ile ilgili…” dedi.

İşte tuzağıma düşmüştü. Biraz sessizlik oldu. “Hmmm, sanırım anlıyorum, ama sağlık sağlıktır, ben öyle düşünürüm, eğer tedavisi olan bir rahatsızlıksa gitmeli doktora!” dedim. “Abi özür dilerim, ama bir şey soracağım, tamam ben sana güveniyorum, ama aynı zamanda da senden utanıyorum, biraz açık konuşsam ayıp olur mu?” dedi. “Ne ayıbı yaa! Sen ne saçmalıyorsun, ayıp falan olmaz, istediğin gibi konuş! Anlat şimdi, nedir sorun?” dedim. “Abi Erkanın erken boşalma sorunu var!” dedi. “Öylemi? Hmmm, anladıımm, peki ne kadar erken?” diye sordum. “Çok erken! Dakika bile sürmeden! Bir defasında içine bile giremeden 3 kere boşaldı, dördüncüde de içine girer girmez boşaldı ve o günde çocuk kaldı. Aslında gerdeği de o gün yapmış olduk, yani düğünden 2 ay sonra! Ara sıra söylüyorum doktora gidelim diye, doktora gideceğimize beni öldür diyor.” dedi.

“Hmmm, durum baya vahimmiş, senin adına nekadar üzüldüğümü bilemezsin!” dedim. “Nahit abi bana bunları anlattırıyorsun da, peki yengemle sizin sevişmeniz nekadar sürüyor? Ne sıklıkta yapıyorsunuz?” diye sorduğunda bir üst Level’e geçtiğimizin göstergesiydi bu soru. Zafer kazanma yolunda ilerliyordum. Konuşmanın bundan sonrasını iyi yönlendirebilirsem, Hayriyeyi kesin sikebilecektim. “Yengenle hemen hemen hergün sevişiriz ve 20-25 dakikadan tut da 1 saati geçer bazen!” dedim. Hayriyenin şaşkınlığını telefondan bile hissedebiliyordum, “Yok yaa? Okadar sürüyor mu abi? Okadar süre yengemle ne yapıyorsunuz?” diye sordu. “Vaktimiz kısıtlıysa hemen yengene girerim ve 20-25 dakika yaparım yengeni, fakat vaktimiz bol olduğunda, yarım saate yakın birbirimize Oral yaparız, 69 yaparız, Rus işi, Fransız işi yaparız, Amerikan işi yaparız, değişik Fantaziler yaparız, Dirty Talking yaparız, birbirimizi birer ikişer kez Orgazm ettikten sonra Finali Doggy veya Jokeyle yaparız!” dedim. (Bilerek bu kelimeleri seçmiştim!).

Hayriye, “Oral? 69? Dörti Tolkink? Jokey? Dogi? Rus işi…? Abi anlatacaksan Türkçe anlat da anlayayım!” dedi. “Oooo, pardon canım! Haklısın! Örneklelerle anlatsam daha iyi olur aslında, fakat biraz açık saçık olur, sakıncası var mı?” dedim. “Yoo, sakıncası yok, istediğin gibi anlat abi!” dedi. “Bak şimdi, sevişmeden önce, yani sikişmeden önce, ön sevişme denilen birşey var, 69 bunlara en güzel örnek. 69’u sana şöyle açıklayım: Mesela ben yatakta sırtüstü yatıyorum, sen de benim üzerime ters yatıyorsun, ben seninkini yalarken, sen de benimkini yalıyorsun. Bunları yaparken de Dirty Talking yapıyoruz, mesela, Yarrağımı iyi yala Orosopu! Taşaklarımı em amına koduğumun Kaltağı! Birazdan senin bu daracık amcığını sikip parçalayacam! Domaltıp, osurta osurta sikecem seni Fahişe! Yarak hastası azgın Orospu seni! diyorum. Sen de, Sik parçala amcığımı koca yaraklı sikicim, erkeğim, kökle amıma, geçir yarrağını! falan diyorsun!” dedim…

Hayriye belliki bu kadar da açık beklemiyordu, sesi kesilmiş, telefonda hızlı hızlı nefes alışını duyabiliyordum. Muhtemelen eli amına gitmişti. Gerçi benim de elim sikimdeydi. Birkaç saniye suskunluktan sonra Hayriye heycanla ve titrek bir sesle, “Eee, sonra…?” diye sorunca, bir üst Level’e daha geçmiş olduk ve anlatmaya devam ettim. Artık resmen telefonda sekse dökmüştüm işi, “Bak mesela, amın kıllı mı?” diye sordum. Hayriye burnundan soluyarak, heyecanla, “Yok değil, devam et lütfen!” dedi. “Ohhh, yani amın kaymak gibi, kaymak gibi amlara bayılırım! Amının dudaklarını ağzıma alıp sündürüyorum, emiyorum, amcığına dilini sokuyorum, götünün deliğini parmaklıyorum! Sen de yarağımı hızlı hızlı emiyor, aynı zamanda amını yüzüme bastıra bastıra sürtüyorsun. İkimiz de birbirimizin ağzına boşalıyoruz, ben senin amının sularını yalarken, sen de benim döllerimi yalayıp yutuyorsun!” deyince, Hayriye köpek gibi soluyarak, telefonda inlemeye başladı. Çok geçmeden, Hayriyeden “Ağıhhhh Ihhhhh…” diye bir inleme çıktı ve hiç birşey söylemeden telefonu kapatıverdi. Kesin Orgazm olmuştu ve utancından kapatmıştı telefonu. Bu arada ben de küloduma boşalmıştım!

Ertesi gün yine aynı vakitte aradım. Hemen açtı yine telefonu, “Alo?” dedi. “Alo benim, Nahit! Dün hata ettim galiba, özür dilemek ve vedalaşmak için arıyorum, söz birdaha aramayacam! Kendine iyi bak, bye!” dedim. Hayriye hemen, “Dur kapatma!” dedi. “Efendim canım?” dedim. “Eğer dünkü bir hataysa, bu sadece senin hatan değil, bunu ben de istedim! Bana kızma, dün çok tuhaf oldum, ondan kapattım telefonu! İlk defa kendimi gerçek bir kadın gibi hissettim, ne olur konuş benimle. Beni birdaha aramazsan, ot gibi yaşamaya mahkum olurum, hayatımda hiç heyecan kalmaz!” dedi. Hayriye tam istediğim kıvama gelmişti, biraz daha üstüne gitmeye karar verdim ve “Bak canım, bu yaptığımızın yanlış olduğunu ve de sonunun nereye varacağını sen de biliyorsun, en iyisi burda bitirelim bu işi!” dedim. Hayriye ağlamaklı bir ses tonuyla, “Bunu bana yapma! Eğer yalvarmamı istiyorsan yalvarırım! Ne yapmamı istersen yaparım, nasıl olmamı istiyorsan öyle olurum! Altına yatmaya bile hazırım! Orospun olurum! Kaltağın olurum! Yarağını yalarım, döllerini yutarım! Erkeğim benim, sikicim benim! Domalt sik beni! Geçir yarağını amıma! Götümü sik, parçala!” deyince, dünkü kaldığımız yerden telefon seksine devam ettik…

Yaklaşık bir hafta boyunca hergün telefonda seks yaptıktan sonra, arkadaşımın o kapalı ve utangaç karısı Hayriye, artık tam bir Orospu gibi olmuştu ve artık gerçekten sikilmek istiyordu. Ben de dayanamıyordum artık ve nezamandır yüzünü görmemiştim, “Yarın sabah işyerime uğrasana aşkım, seni çok özledim!” dedim. “Kocam evde, çıkamam!” dedi. “Karımdan yemek tarifi almaya gideceğini söylersin, 5 dakika görsem yeter!” dedim. “Tamam bakarız!” dedi. Ertesi sabah saat 08:45 gibi işyerime geldiğinde içim içime sığmıyor, çıldırıyorum. Hemen kapıyı kilitledim, pancurları indirdim ve yanına geçtim. Aman tanrım o ne güzellik! Hafif bir makyaj yapmış, başında desenli saten bir başörtüsü vardı. Pardesüsünü çıkardığında, üzerinde beyaz sıfır yaka bir badi, altında topuklarına kadar inen, tüm hatlarını belli eden, kırmızı dar bir etek. Direk yanına vardım, ellerimi uzattım, ellerimden tuttu. Koltukta oturuyordu, kendime doğru çekerek kaldırdım ve direk dudaklarına yapıştım…

Çılgınlar gibi öpüşüyoruz. “Aşkım gel arka odaya geçelim!” dedim, elinden tuttum, arkadaki küçük odada Çekyat vardı, hemen oraya girdik. “Dur yapma, yakalanırsak rezil oluruz!” dedi. “Aşkım ben o riski alacak kadar istiyorum seni! Ya sen?” dediğimde, eteğini kaldırdı külodunu sıyırdı, Çekyata yattı ve “Ben de kocamı ve çocuğumu evde bırakıp sabahın köründe karından yemek tarifi almak gibi sudan bahaneyle buraya gelecek kadar istiyorum! Hadi sik beni!” dedi. Hemen amına yumuldum, bir iki dil darbesi atmak için, fakat sanki hiç am yok, orada incecik bir çizgi varmış gibi duruyordu amcığı. Hayatımda siktiğim karının haddi hesabı yoktur, ama böylesini hiç görmemiştim, 3-4 cm uzunluğunda ince bir çizgi! Aşkım bu ne böyle?” dedim. “Ne var, ne oldu?” dedi. “Aşkım bence Erkanda sorun yok, bu amcığa giremeden boşalmak hastalık değil, kimse dayanamaz buna!” dedim…

Hayriye saçlarımdan tutup beni kendine doğru çekti, “Çok konuşma şimdi karın falan gelir, hadi aç şu amcığımı!” dedi. Benim yarak zaten akşamdan beri kazık vaziyette, o amcığı da görünce damarlar patlayacak hale geldi. Hemen kafasını bolca tükürükledim ve Hayriyenin amına aşağı yukarı sürtmeye başladım. Yarağımın kafasını amının dudaklarında hissedince, Hayriyenin gözleri kaydı, “Aşkım, ilk erkeğim sen olacaksın, çok özledim bu anı, hadi sevgilim, geçir artık bana!” dedi. “Aşkım sen doğum yapmadın mı? Bu amcık sanki hiç açılmamış gibi!” dedim. “Sezeryanla doğurdum! Zaten Erkan içine girdi bir defa bile git gel yapmadan patladı, amımın gördüğü yarak bu kadar! Şimdi sen patlat, hadi göster marifetini, Zifaf yaptır bana, acıt canımı!” diyerek habire üstüne çekiyordu. “Hazırmısın aşkım?” dedim. “Hazırım erkeğim! Hemde nasıl hazırım! Anladın mı şimdi elimdeki ateşin sebebini?” dedi.

Yüklendim! Sanki yarağımla çarşaf yırtıyorum, o kadar dar amcık! Zar zor yarısına kadar soktum, Hayriye kolunu ısırıyor, gözleri sım sıkı kapalı, sanki nefes almıyordu. Biraz bekledim, kollarını açtım, parmaklarımı parmaklarına geçirdim, “Gözlerini aç sevgilim!” dedim, açtı. Göz gözeyiz, nefeslerimiz birbirine karışıyor, “Hadi kökle erkeğim!” diye inliyor. Bir daha yüklendim ve artık dibindeydim. Gözü gözümde, dişlerini sıkıyor ve öyle bir bakışı vardı ki, gözlerinden birer damla yaş başörtüsüne doğru süzüldü. Sikimi yavaşça geri çektim, tekrar yüklendim. Birdaha, bir daha derken titremeye başladı. O tapılası güzellik altımdaydı ve ben onu sikiyordum, hemde göz göze, inanamıyordum. Saatlerce öyle kalabilirdim, fakat acele etmeliydim, vaktimiz çok dardı, başladım pompalamaya ve gözlerinin içine bakarak, “Aşkımsın! Sevgilimsin! Kadınımsın! Orospumsun! Fahişemsin!” diyordum…

Hayriye de, “Erkeğimsin! Sikicimsin! Vurucumsun! Hadi sik beni! Hadi kökle! Vur dibime! Ohhhh yedir yarrağını bana, hadi sik Erkanın karısını, hadi vur koçum, vur erkeğim, çatır çatır sik, doyur amımı! Ohhhh, ilk erkeğimsin! Kökle Orospuna! Kökle Fahişene! Hadi hadi sik beni! Sik arkadaşının karısını! Senin Orospunum hadi!” diyordu. Bir süre pompaladım ve Hayriye sara hastası gibi titreyerek Orgazm oldu ve “Ben bittim, hadi sen de boşal erkeğim!” dedi. “Korunuyormusun?” dedim. “Hayır, fakat patla amıma, fışkırt, dibimi dölle erkeğim!” deyince ben de öyle bir patladım ki, 15 yıldır böyle boşalmamıştım. 3-4 dk. içinden çıkmadan üzerinde yattım dudak dudağa. Sonra hemen kalktık toparlandık. Pancurları ve kapıyı açtım hem caddeye bakıyoruz hem konuşuyoruz. “Harikaydın aşkım, bana kadınlığımı tattırdın!” dedi. “Sen de öyle aşkım, o nasıl amcık öyle, neredeyse hiç olmayacakmış, resmen yarağımı acıttın!” dedim. “Bendeki amcık amcık da, siken yarak olmayınca amcık ne yapsın? Aşkım ben gideyim artık, kimseyi şüphelendirmeyelim!” dedi. “Tamam aşkım, yalnız bu sikişi ben saymıyorum! Bu akşam geleceğim, seni evinde doya doya sikeceğim, olur mu canım?” diye sordum. “Aşkım çok korkuyorum gören olur diye!” dedi. “Yok ben kimseye görünmeden gelirim aşkım. Saat tam 20:30 da sendeyim, tamam mı Hayriye?” dedim, “Tamam Nahit!” dedi, gitti.

Heyecanla akşamı beklemeye başladım. Akşam saat 20:30 da evinin önünden geçerken sokak kapısının açık olduğunu gördüm ve hemen içeri daldım. Kapıdan içeri girer girmez kapı arkamdan kapandı. Baktım kapıya sırtını dayamıs öyle bekliyordu. Evin ışıkları tamamen sönüktü, ancak sokak lambasının ışıkları pencereden sızıyor ve evin içini loş bir aydınlık kaplamıştı. Hemen kucağıma aldım ve odaya götürdüm hiç konuşmuyorduk. Öpmeye başladım. Yavaşça çömeldi ve gözlerimin içine bakarak fermuarımı açtı, yarağımı ağzına alarak öyle bir emmeye başladı ki, daha bir dakika olmamıştı, benim yarak beton gibi olmuştu bile. Bende onu yalamak istiyordum, yarağımı iki eliyle kavradı, “Hayır ben bunu istiyorum hemen, sen sonra yalarsın, vaktimiz çok nasıl olsa!” dedi.

Hemen birbirimizi soyduk, yere uzandı, “Hadi koçum! Hadi benim hovardam! Göster şu erkekliğini! Yarağa doyur şu amcığımı!” dedi. Hiç beklemedim, hemen bacaklarının arasında yerimi aldım, yarağımı amının dudaklarında aşağı yukarı gezindirmeye başladım. Hayriye çıldırmıştı, kıvaranıyor, “Geçir kökle artık, ne olur dayanamıyorum, sok koca yaraklım, sok orospun olayım, sok artık!” diye yalvarıyordu. Öyle bir kökledim ki yarağımı, sanki kızgın bir taşın deliğine sokmuşum gibi acı duydum. Onun ise çığlıkları evin içini doldurdu. Gözleri hafif kaydı, bayılacak sandım. Derin derin nefes alıyordu. Ben yarağımı amından yavaşça geri çekip, çok sert bir şekilde tekrar yüklendim. Kısık bir sesle inliyor, boynumu ve kulaklarımı yalıyor, küçük ısırıklar konduruyordu. Ben hızlanmıştım, kısık kısık nefes alıyordu, “Vur erkeğim, dibime vur! Vur koçum! Sik, becer beni! Sen benim ilk erkeğimsin, yırt şu amımın yarak görmeyen yerlerini, yırt aşkım, kocacığım, koca yaraklı hovardam, sik parçala amımı koca yaraklım, sikemeyenin amını böyle sikerler, off dayanamıyorum, içimi yakıyorsun, pompala canım, hadiiiiii geçirrrrr aslanım!” dedikçe hayvanlaşmıştım…

Hayriye amının kaslarını sıkarak adeta yarağımı bırakmamacasına eziyordu. Amcığı gevşeyeceğine sanki dahada sıkılıyor, daralıyordu. Susmak bilmiyor, haykırıyordu, “Açım koca yaraklım, açım yarağa, açım sikilmeye! Of ne güzel sikiyorsun! Seni ilk gördüğümde amımdan akan suyu görseydin oracıkta Erkanın yanında tecavüz ederdin bana, Erkana da başımı tuttururdun!” dedi. “Tutarmıydı?” diye sordum. “Böyle siktiğini görse eminim beni kendisi siktirir sana, zaten tapıyor sana!” dedi. Bunları duyunca anladım ki, o hanım hanımcık, çıtı pıtı, kapalı kadının fantazi dünyası sınırsızmış, sikişirken konuşmak ve özellikle kocasını aşağılamaktan müthiş zevk alıyordu. Hemen ben de buna yardım etmeye başladım, “Senin o boynuzlu kocanın amına koyayım ben! Karısını siktiğimin pezevengi!” dedim.

“Oooohhh, eveeet, sik Erkanın karısını! Pezevenk kocamın sikemediği amına koyyy errkeğimmm. Sik, boynuzlat arkadaşını, Erkana boynuz taktır bana, sikicim sen ol, boynuzlu pezevengim o olsun, yırt amımı, yırt götümü, sana kendimi o pezevengin kucağında siktirmezsem bu yarrak bana haram olsun sikicim!” diye haykırıyordu. “Sen tam bir Orospuymuşsun, amına koyduğumun Kahpesi, amının ateşi vücuduna, eline vurmuş, anlasaydım ilk fırsatta zorla sikerdim seni, adi Fahişe!” dedim. “Evet tecavüz etmeliydin bana, zorla, bağırta bağırta, ağlata ağlata sikmeliydin, o gün arabanla dağa kaldırmalıydın beni!” dedi. “Sende bu Orospuluk varken seni daha öyle sikerim ki, o pezevenk kocanın boynuzları caddelere sığmaz, merak etme!” dedim. “Ooohhh sik erkeğim Erkanın karısının tazecik amcığını! Daha bu orospu kocasının taptığı bu arkadaşına neler verecek!” dedi. “Neler vereceksin?” dedim. “Amcığımı verecem!” dedi. “Onu zaten verdin amcık karı, dalga mı geçiyorsun, amına koyduğumun Orospusu seni!” dedim.

“Götümü de verecem, bakire el değmemiş götümün de sahibi sen olacaksın erkeğim!” dedi. “İşte bu güzel!” dedim. “Götümü de siktirecem sana, fakat önce şu doymamış amcığımı doyurmalısın, sik Nahitim! Sik erkeğim, hovardam benim! Oohhh! Kocam olacak o pezevengin boynuzları uzasın, arkadaşının altında amımı siktiriyorum, ohhhh! Hadi vur! Sakın durma! Oooof, aaaah dayanamıyorum, bana birşeyler oluyor, içim gidiyor, sakın durma, kökle birtanem, kökle! Ahhhh…” dedi ve titremeye başladı. Boşalmak üzereydi, zevk alması için yarağımı geri çektim, başının yarısına kadar çıkardım ve tekrar kökledim ve öyle bir bastırdım ki, dibinde bekledim ve boşaldığını hissettim. Ben ise hızımı daha alamamıştım, kendimi sıkıyor boşalmamak için direniyordum…

Yaklaşık 45 dakika sonra Hayriye dördüncü kez boşalırken, ben de patlamak üzereydim ve makina gibi hızlandım, “Geliyorum Orospu, nerene boşalayım?” dedim. Hemen bacaklarını sımsıkı belime, kollarını da boynuma doladı, gözlerimin içine bakıyor, sıktığı dişlerinin arasından, “İçime boşal koçum, içime boşal aslanım! Her yerim senin, istediğin yerime boşalabilirsin, ama önce şu Orospunun döle susamış taze amını döllerinle bir sula, arkadaşının sikemediği karısını dölle, bu am senin döllerine kurban olsun, hadi sikicim, hadi fışkırt amıma, fışkırt döllerini!” dedi. “Ya hamile kalırsan?” deyince, “Offff, hadiii, fışkıırrrrt aşkımm, bırak kendini, hadiii ak içimeee, ak amımaa, ohhh hadi sikicim, yolla döllerini hadiii, kalırsam sana hamile kalayım, senin çocuğunu doğurayım, hadiiii!” diye bağırdı. Öyle tahrik olmuştum ki, artık bu sözler üzerine o anda patladım! Ama ne patlayış, amının içi, en ücra köşesine kadar dolmuştu. Adeta kısa bir baygınlık geçirdi…

O gece Hayriyeyi defalarca siktim (Götten de siktim!) ve ilişkimiz 3 yıldır sürüyor. Her fırsatta amdan, götten, ağzından, neresi denk gelirse orasından çılgınca siktim. Şimdi benden hamile kalınca kocasına her şeyi anlatmış, kocası önce kızmış, ama sonra çaresiz olduğu için kabullenmiş… 

7 Mayıs 2014 Çarşamba

emekli komşuma kendimi siktirdim...........

Cinsel isteklerim tavan yapmıştı.Benim de hep eskiden beri üst katımızdaki olgun komşumla sevişme hayalim vardı. Bu adam 50`li yaşlarda ama hoş bir adamdı, atletik ve yakışıklı . Yeni emekli olmuştu üstelik. Ben de hayalimi gerçekleştirmek için bir akşam evime davet ettim onu. Komşum gelmeden önce bayağı süslendim filan üstümde dar bady tarzı bir T-shirt ve kısa dar bir şort vardı. Komşum (ismi . Faik) geldi.İçeri buyur ettim oturduk ve muhabbet etmeye başladık. Gözlerinin hemen bacaklarımda olduğunu hissettim ve de biraz tahrik olduğunu hissettim.  . Gözleriyle beni hep soyduğunun farkındaydım. İkimiz de ilk hamleyi yapmaya çekiniyorduk.Kafalar biraz kıyak olunca bana iyice cesaret gelmeye başladı`en kötü ihtimal reddeder, çekip gider` dedim ve açıkça ondan hoşlandığımı ve onunla birlikte olmak istediğimi söyledim. Faik ilk başlarda çok şaşırdı sonra şaşkınlığını üzerinden atıp kabul etti.İstediğim olmuştu mutlu bi şekilde müsade isteyip hazırlanacağımı söyledim ve içerdeki odaya geçtim.Üstüme siyah sütyenim ve askılı kırmızı sexy badyimi altımda siyah tangam ve siyah mini etegim siyah külotsuz çorabım başımdada kızıl uzun peruk tabiki vazgeçilmezim türbanım,makyajım harikaydı tam bir bayan gibi giyindim ve odaya geri döndüm.Biraz muhabbetten sonra dayanamayıp dudagıma yapıstı öpüşürken sıyrılan eteğimin altından götümü ellemeye basladı bu beni iyice azdırmıya yetti ve zevke getirdi.Faikde boş durmuyor düğmelerini tek tek acıyordu.En sonunda üzerindeki gömleğinden kurtuldu.Daha sonra ayağa kalktı pantolonunun düğmesini açıp sıyırdım.Karşımda boxer la kaldı kalbim heyecan patır patır atıyordu.Boxerın üzerinden sikini okşamaya başladım biraz dirilince boxerı da sıyırıp attım.Yarrağı pek büyük değildi ama ufak ve kalındı.Bende bu arada üzerimdeki mini eteğimi belime kadar sıyırdım ve badyımı üzerimden çıkardım Faikin karşısında tangamla kaldım baya bi öpüştükten sonra bırakmıştk artık kendimizi..Faikimin karşısında sütyen ve kilot kalmıstım.. Bu şekilde yaklasık 10 15 dk Faikle seviştik..sevişirken ben onun sikini o benim götümü elliyodu ve parmaklıyodu..Artık dayanamadım yarrağını elime aldım ve saksoya basladım..2 3 dk sakso çektikten sonra Faikim aşkım dayanamayıp ağzıma bosaldı tadı biraz kötüydü cıkartmak istedim ama yutmamı söyledi ve bende kocamı kırmayıp hepsini yuttum..Boşaldıktan sonra Faikimin yarrağı  inmişti..Toparlandık tekrar muhabbete daldık 15 20 dk..ondan sonra tekrar elimi attım sikine  bayağı uğraştıktan sonra kaldırdım yarrağını..benim için acı ve zevk zamanıydı vazelini içeriden getirmiştim..Kocacım Faik iyice vazelini sürdü deliğime daha sonra sikini dolastırıyodu deliğimin etrafında ben acı hissetmemek için tutmustum kendim sokacaktım.. Deliğimin etrafında  dolastırdım biraz ve artık içimde hissetmem gerektiğini düşündüm. Hadi geçir artık aslan kocacım, diye inledim.kafasını sokarken acıya dayanamadım ve bıraktım sikini az çek dedim..biraz daha yağladı biraz genişletelim dedi..parmagını soktu.parmagı rahatlıkla girdi 2.de öyle..3.ünü sokmaya calıstı biraz acımıstı ama deliğim baya bi genişlemişti sanırım..tekrar sikini getirdi .yavas yavas sok kocacım dedim..delik etrafında dolastırmaya basladı ve birden soktu ben bagırmıstım.ama artık içimdeydi gerisi kolaydı gel git yapmaya basladı zevkten deliye döndüm. Ben kendi kendime 31 çekiyordum o kadar zevk almaya başlamıştım ki birden bosaldım...artık zevk almıyıdoum yerini acıya bırakmıstı..1 posta atan adam ise bosalmak bilmiyodu bi türlü.bu arada kocam Faik eli boş durmuyor çorabımın üstünden kılsız pırıl pırıl bacaklarımı okşuyodu.yaklasık 7 8 dk gel git yaptıktan sonra içimde sıcaklık hissettim bosalmıstı müthiş bi duyguydu..2 posta olmustu.ben giyinmeye giderken 3 posta atıcam demişti..artık sokma cok acıyor dedim tamam dedi..sakso ile bosaltcaktım ama kalkmıyordu artık..yaklasık 10 dk çektim yeni yeni kalkmaya basladı 15 dk saksodan sonraysa bosaldı..3. posta olduüğu için pek döl gelmedi onlarıda yuttum..ikimizde yorgun bi şekilde kaldık öylece..benim sikim hafif kalkıktı.o 3 posta attı bense 1 posta atmıstım adamınki içimdeyken.Faikciğime boşalmak istiyorum diye inlyince hemen parmağıyla deliğime git gel yapmaya başladı ben tekrar çılgına dönmüştüm elimle 31 çekerek kendimi boşattım. Bir süre sessiz bi şekilde kalakaldıl ,sessizliği o bozdu süperdin filan dedi tekrar ypamk isterim dedi ve birer sigara yaktık ve ihtiyar kocama sarıldım.gecenin geç saatlerine kadar beraber takıldık ve tekrar cagırmam halinde beni evire çevire sikebileceğini söyledi.Karı koca olmuştuk artık canı isteği zaman gelip beni evire çevire sikiyor......
















olgun kocam hikayesi okunuyor.

 bir gün chatte 40 yaşlarında olduğunu söyleyen biriyle tanıştım ve tepeden tırnağa kadın elbiseleri giyip partnerimin kadını olmaktan zevk duyacağımı söyledim.O da bana evde karısının olmadığını ve onun eşyalarından giyebileceğimi hatta yeni çoraplar etek ve sütyen alabileceğini söyledi ve kendisi makyaj yapmamıda istedi tamam dedim ve kabul ettim. Anlaştığımız yerde buluştuk ve bana biraz para verdi ve dükkanlara girip istediğimi alabileceğimi söyledi. kendime güzel siyah bir mini ten rengi ve siyah dantelli ince çoraplar jartiyer sütyen güzel bir kırmızı bady yapıştırma saç bandaj eşarp sütyen aldım.Aldıklarıma baktı ve güzel dedi sana bir de şöyle güzel bir topuklu alalım dedi olur dedim siyah ucu açık bantlı topuklu aldı bana .. arabasına binip yazlığına gittik. Eşinin makyaj malzemelerini de kullandım ve tepeden tırnağa aldıklarımı giydim.Beni gördüğünde gözleri açıldı ve muhteşem deyip şöylece bir aletini okşadı eliyle..Sonra yanıma geldi ve beni ayakkabılarımın açık ucundaki parmaklarımdan itibaren öpüp yalamaya başladı..Ayaklarımı ve bacaklarımı öylesine güzel yalayıp okşadı ki zevkten nerdeyse boşalacaktım.Daracık göt deliğim bile zevkten sulanmıştı.Bana yavrum harikasın diyordu ben de iniltiler içinde sen de harikasın erkeğim diyordum.Eteğimi kaldırıp tertemiz olan göt deliğimi harika yaladı zevkten nasıl sesler çıkardığımı hatırlamıyorum.Tam hoşlandığım şeyleri yapıyordu bana.. Derken ben de bana böyle güzel zevk veren erkeğimin aletinin üstüne kapandım. Tuhafiyeden aldığım yapıştırma saçlar ve bandanalarla tam bir kadın gibi erkeğimin aletini saçlarımla kapadım ve yalamaya başladım 7 veya 8 dakika kadar aletini yaladım zevkten inildedi iyice o da götümü istedi ve deliğimi yalamaya başladı bir taraftan.. ikimizde çok zevk alıyorduk.Çok sexisin diyordu ben de siyah ince çoraplı ayaklarımı arada bir yüzünde gezdiriyordum ohhh diyorduuu altlarını topuklarımı yalıyordu.Harikaydı bi ara benim elimin aletimle oynadığını görünce bırak güzelim bana dedi ve ileri geri yaptırmaya başladı bir taraftan da ayaklarımı yalıyor öbür eliyle kalçalarımı okşuyordu dayanamadım ve boşalmaya başladım o da tahrik olmuş olacakki inleyerek boşalmaya başladı.
Birer kahve molası verdik ve ikimizde çok zevk aldığımızı söyledik.Tekrar sevişmeye başladık boynumu yalayıp kalçarımı okşuyordu sonra beni giyinik becermek istediğini söyledi ben de harika zaten böyle çok zevk alıyorum dedim elindeki kremle deliğimi güzelce alıştırdı ben de zaten onu istiyordum artık beni böyle güzel sevmesinin bedeli içime girmesiydi daracık deliğim ardına kadar açıldı ve normal boydaki aletini içime aldım beni doyasıya becer sik beni erkeğim,parçala götümü kocacım diyerek inliyordum giderek hızlanarak devam etti domalmış vaziyetteyken daha sonra bacak omuza yaptı ve hızlı hızlı gidip gelmeye başladı bir taraftan aletini sokarken . bacaklarımı kalçalrımı okşuyor çoraplı bacaklarımı ayaklarımı yalıyordu.Yine iniltiler içinde boşaldım ve erkeğimin boşalmasını bekledim kısa süre sonra o da boşaldı. Gece boyunca iki kez daha seviştik ikimizde birbirimize bayılmıştık bana telefonunu verdi ne zaman istersen arayabilirsin dedi ben de müsait olduğum zamanlarda memnuniyetle dedim. Ayrıldık..














Giyinme Servisi hikayesi okunuyor.

Merhaba ben Selim yada Eda . Yıllardır kadın gibi giyinmeyi seven bir crossdreserim. Bu zevkimi evde dötr duvar arasında yapmaktan zamanla sıkılmıştm. Artık ortalıkda sokaklarda caddelede barlarda kadın gibi giyinmek ve dolaşmak istiyordum. Bunu yaşadığım küçük anadolu ilinde yapmak imkansız ve tehlikeliydi. Küçük bir şehirdi, herkes nerdeyse birbirini tanıyordu. Nasıl yapsam diye düşünürken birgün nette o ilanı gördüm. Bir ilan sitesinde Kadın gibi giyinin, özgürce dolaşın, fantazilerinizi ertelemeyin hemde bayan güvencesinde diyordu. Yazan adrese mayil atıp beklemeye başladım. Gelen mailde bana bir mesene adresi verilmişti oradan semra ile sohbete başladık. Benden kendimi tanıtmamı istemişti. Müsait bir gece giyinip süslenin camde kendimi ona gösterdim. Samimiyetimi inanmış olacakki oda kamerasını açtı. Gerçekten karşımda bir bayan vardı. Uzun süre konuştuk. Bana şartları ve ücreti anlattı. Kendisine az bir miktar depozito gönderdim. Bir hafta sonu için anlaştık. Ver elini istanbul deyip, bavuluma eşyalarımı koyup arabamla istanbula gittim. Cumartesi öğlenden sonra Semranın evine geldim. Kamerada gördüğüm gibiydi. 38 yaşında esmer güzeli. Oturup kahve içerken birkaç saat sohbet ettik. Bende biraz çekingenlik olsada onun muhabbeti, samimiyeti beni rahatlattı. Anlaştığımız paranın yarısını kendisine takdim ettim. Semra artık başlayalım deyip beni banyoya götürdü. Soyunmamı istedi. Gelmeden önce kıllarımı almıştım. Semra birkaç yer olmamış deyip oralarıda temizlememi istedi. Hem temizlenip hemde duş alıp yanına gittim. Bavulumu açtık. Semra önce iç taraf deyip, bavulumdan kırmızı bir tanga, sütyen, çamaşır ve jartiyer takımını seçip bana verdi. Bunları giymeden önce ojelerini halletmeliyiz deyip içerden kırmızı bir oje getirdi. Ayaklarıma ve ellerime bir güzel sürdü. Ojelerim kuruyunca iç çamaşırlarımı giydim. Şimdi dedi biraz güzelleşelim deyip beni yatak odasındaki makyaj masasına götürdü. Hayatımda ilk defa bir kadın bana makyaj yapacaktı. Makyaj masasının üstü çeşit çeşit malzeme ile doluydu. Rujlar ojeler allıklar fondötönler pudralar fırçalar .... Yüzüme fondoten sürürek makyaja başladı. Makyaj bitip siyah peruğumu taktığında kendimi tanıyamadım. Yıllarca yaptığım makyajların hepsinden güzeldi. Bavulumdan seçtiği siyah gece elbisesinide ve kısa botlarımı giyince kendimi tanımakta güçlük çektim.Semra fotoğraf istermisin deyince ne duruyorsun dedim. Kendi makinamı ona verdim. Güzel pozlarımı çekti. Saat on olmuştu . Semra bende hazırlanayıp çıkalım dedi bekledim. Semra hazır olunca taksi çağırdı. Taksiyi camdan görünce aşağı indik. İlk defa sokağa giyinik çıkacaktım.Kalbim duracak gibiydi. Semra gideceğimiz yeri söyledi. Taksimde biryerdi. Gideceğimiz yere yakın bir yerde taksiden indik. Semra elimden tutup sakin ol şekerim diye bana moral veriyordu. Birkaç yüz metre yürüdükten sonra bir cafe restoran gibi bir yere girip bir masaya oturduk. Gelen garsona siparişleri verdik. Önce içkilerimiz gelmişti. Ben rakıyı tek seferde içince Semra şaşkın şaşkın bana bakıyordu. Heyecanımı bastırmak için en iyisi buydu. Yemek yerken herkesin bana baktığını beni izlediğini düşünüyordum. Müthiş bir duyguydu. İçkininde etkisiyle biraz rahatlamıştım. Bacak bacak üstüne atıp, elbisemi biraz sıyırıp frikikler veriyordum. Garson tatlılarımızı getirdiğinde beni yakalmıştı. Gözlerini bir süre ayıramadı olsun varsın ben uçuyordum. Yemeğimiz bittiğinde saat 12 yi geçiyordu. Semra önce bir bara gidip birşeyler içelim zaman geçsin dedi. Peki dedim bir binanın 2.katındaki bir bara gittik. Ortalık çok kalabalık değildi. Kadınlı erkekli gruplar vardı. Birer içki alıp sohbet ettik. Bardan çıkmadan önce semra ile kadınlar tuvaletine gittim. İlkdefa kadınlar tuvaletine hemde bayan gibi giriyordum. Semra orda makyajımı tazeledi. Saat 2 gibi ordan çıkıp bir gay bara gittik. İçerisi ağzına kadar dolu idi. Zar zor bara ulaşıp içkilerimizi aldık. Oranın önünde etrafıma bakıyordum elimlede semrayı tutuyordum. Genelde orta yaşlı , iri yarı tipler vardı. Kimisi dans ediyor kimisi öpüşüyordu. Bir süre sonra yanımıza orta 50-55 yaşlarında birisi geldi. Selam verdi. Bende selam verdim. Muhabbete başladık. Semra ise bir arkadaşı ile konuşuyordu. İsmi Semihdi. Detaylarını sonra anlatırım. Semihle dans etmek için bizde kalabalığa karıştık. Kadın gibiydim erkeğimle pistte dans ediyordum. Saat 5 de barın kapanacağını semra söylediğinde biz semihle öpüşüyorduk. Bardan üçümüz beraber çıkıp taksi ile semranın evine gittik. Semra durumu anladığından bizi yatak odasına doğru gönderdi. Yatak odasında girince semihe yatağa uzandı. Saatlerdir onun sikini yalamak için yanıp tutuşuyordum. Fermuarını çözüp elime aldım. Tam istediğim gibiydi. Uzun ve ince. Önce başını hafifçe öpmeye başladım. Öperek aşağılara inip hepsini ağzıma aldım. Bir süre yalamaya devam ettim ben yaladıkça sertleşiyordu. sonra ayağa kalktım semihin yardımı ile elbisemi çıkardım. Bavulumdan kayganlaştırıcıyı alıp deliğime bol bol sürdüm. İstiyordum. Üstümde Kırmızı jartiyer takımım sütyenim takma gögüslerim peruğum ve makyajım .. semihde üstündekileri çıkardı yatağa geçip semihin üstüne yatıp öpüşmeye başladık. Öpüşürken semih ustaca elleri ile kalçalarımı bacaklarımı popomu okşuyordu. Dayanacak halim kalmamıştı. Semihin üstünden çekilip yatakda köpekleme pozisyonu aldım. Semihde arkama geçip yavaş yavaş içime girmeye başladı. Kayganlaştırıcı işe yaramıştı acı yoktu. Çok güzeldi. İşi biliyordu. Beni kadın gibi yavaşça sonra ritmini arttırıp hızlıca ...kiyordu. bir süre böyle devam ettik. Seni en sevdiğim şekilde boşaltıcam dedim. Nasıl demeye kalmadan yüzüstü yatmasını istedim. Semihin sert penisinin üstüne gelecek şekilde doğruldum. Başını deliğime denk getirip yavaşça üstüne oturdum. Semih içimdeydi. Yavaşca yukarı aşağı gidip gelmeye başladım. Herseferinde semihin siki içime girip çıkıyordu. Hızlandım. Hızlandım. İçimdeki sertlik arttı. Sonunda semih patladı. Dudaklarına yapıştım. Erkeğim beni becermişti. Bir süre öpüştükden sonra uykuya daldık. Sabah semihin beni öpmesi ile uyandım. Canım yine istiyordu semihinde hayır diyen bir hali yoktu. Yüzüstü yatınca arkama geçti. Penisi yine içimdeydi. Semih 10 dakikadan fazla gelip gitti ve yine beni orgazma ulaştırıp boşaldı. Sevgilim beni yine mutlu etmişti. ..
Sonrası bildiğiniz gibi duşumu aldım. Semra ve semihle kahvaltı yaptık. Semihi uğurladım. Semrayada ücretin kalan kısmını verip , teşekkürler edip arabama gittim. 
Benim için inanılmazdı.Kadın gibi giyinip caddelerde yürümüş, barlara gitmiş ve sonunda erkeğimle sevişmiştim. İçinde cdlik olanların denemesi lazım semra gibi bir cd dostunuda unutmayın..

olgun ve tombul sikicim hikayesi okunuyor.

mrb ben levent 177 76 kum oldukca bakımlı pasifim. 
iş geregi sık seyehat ederim. yanlızda yasamanın rahatlıgı ile tereddüt etmeden her yere giderim. Gecen hafta işle alakalı Adanaya gittim. güzelde bir otele yerlestim. paydostan sonra adanayı karıs karıs geziyordum ve bos zamanlarımda otelden nete felan takılıyordum. 4 günün gecesinde nette, azdım pasif yok mu diye birisi habire duvara yazıyordu. mrb diyerek tanıstık, adam cam acalım felan dedi. msn adreslerimizi verip msn de görüşmeye basladık. adam baya bi abaza olacak ki sürekli hadı gel bulusalım felan diyordu. cam actık karsımda kapkara kirli sakallı iri yarı göbekli birisi cıktı. bir iki sohbetten sonra ben cami kapattım ve adamı profilden silmeye hazırlanırken adam ne oldu neden kapattın dur lütfen felan demeye basladı cok azdım aylardır kimseyle birsey yapmadım hadi ama felan diyordu. Tamam deyip tekrar cam actık, 
sohbet muhabbet derken konu sexle alakalı gidiyordu. adam vücudumu görmek istedi bende yeni dustan cıkmıs havlu belimde kendimi ona sergiledim, hic bir yerimde en ufak bir tüy dahi yoktu ve yuvarlak balık etli hatlarım adamı iyice cileden cıkartmıstı. adam nerdeyse benle sanal sex yapmaya baslamıstı ki cam i kapattım. adam resmen yalvarıyordu gel diye bana semtini sordum bana tarif etti bende ona bulundugum semti söyledim ve yakın oldugumuz ortaya cıkmıstı ki adam daha bi ısrarla gel demeye basladı bana, peki dedim ve 1 saat sonrası için bilindik bir yerde sözlestik. ben hemen parfümlenip misler gibi esofmanlarımı giydim ve denilen adrese gittim. ben vardıgımda adam beni bekliyordu. kısa bir slmlasmadan sonra adam hadi gidelim dedi. adam baya bi iri kıyımdı ve biraz tedirgin olmustum , 187 boy 120 kg felan vardı kara kıllı mılllı bir tip, arabaya binip evine gittik, bekar birisine göre evi derli toplu ve fena değildi. 
oturduk bana birsey içermisin dedi. bende ne var felan dedim. bira var içermisin dedi. ok dedim. actık biralarımızı yudumlamaya basladık. adam dvd ye porno film taktı travesti pornosuydu ve gercekten güzel bir film di. 15 dakika sonra adam yanıma oturdu ve beni mıncıklamaya basladı ve elimi aletinin üzerine koyup oksa tatlım felan demeye boynumu öpmeye basladı. bende rahatlamanın ve pornonun etkisiyle tatlı tatlı yarragını oksamaya basladım ben oksadıkca elimde o tatlı sey kocaman olmaya basladı, adam ayaga kaltı ve bir cırpıda soyundu,ben hiç bu kadar kıllı kara bir adam görmedim. sırtı bile kıldan görünmüyordu resmen. önümde durdu ve baxsır iççamasırını yavasca indirdi. harika bir yarrak dısarıya fırladı resmen. 18cm ve oldukca kalın birseydi ve burnumun ucunda hasmeti ile duruyordu. ve o sıcacık kocaman seyi oksayıp kafasına öpücükler kondurmaya basladım. adam ben yalarken üzerimdekileri cıkartıyordu. üst tarafım cıplaktı ve ayaga kalkıp esofmanımıda sıyırdım. popomu avuclamaya basladı ve beni koltuga dogru hafifce itti. domaltıp kilodumu sıyırdı ve deli gibi popomu öpüp yalamaya basladı ki aklım gitti. o kıllı yüzünü popoma resmen gömdü ve deliğimi ustaca yalamaya basladı. dilini resmen deliğimin içinde hissediyordum.. iki eliyle popomu acıtırcasına ayırmıs resmen deliğimle öpüşüp dilliyordu , yuvarlak parlacık popom mütiş zevk alıyordu ve zevkin verdiği hazla popomu saga sola sallayıp inlemekten kendimi alamıyordum. 

15-20 dakika popomu yalayıp emdi ve beni cevirip dudaklarımı ısıra ısıra öpüp o kocaman yarragı agzıma soktu adama kendini kaybetmiş bir sekilde agzımı sikmeye basladı ki, 5 dakika gecmeden dudaklarımın arasında büyük bir talzikle patladı. kafamı geriye cekmeye calıssamda gırtlagımda o kocaman yarragının kafasının atmasını hissedebiliyordum ve agzım resmen dölleriyle dolmustu. adam büyük bır hırıltıyla baya bi bosalmıstı. menilerini hepsini yutmustum ve gözlerimden yaslar akıyordu. agzımdan o kocaman yarragını cıkartıp dudaklarıma yapıstı ve somurta somurta öpüyordu. beni koltuga dogru yatırdı ve bacaklarımı omzuna alıp o sıcak kalın yarragını yeleyıp gevsettiği deliğime dayadı. dur demeye kalmadan o kalın yarragı parcalaya parcalaya minik deliğime soktu, o an bayılacak gibi oldu. mütiş bir acıyla inledim resmen. adam aldırıs etmeden sert ve tempolu bir şekilde gidip gelmeye basmamıstı her giriş cıkısta içim resmen cekiliyor bayılacak gibi oluyordum. bacaklarımı koltuktan dısarıya olacak sekilde beni yan cevirdi ve yandan içime girdi ve ben daha bi kötü oldum resmen köküne kadar girip cıkıyordu o kalın yarragı ve böyle daha cok giriyordu sanki. popomu ve bacagımısıkıca kavramıs öyle pompalıyordu ki. acıdan ve zevkten o an bayılabildim. adam içimden cıktı ve koltuga oturdu ve gel üzerine otur dedi, ama benim kalkacak dizlerimde dermen kalmamıstı ve popomu koltuktan asagı indirp domaldım sen sok lütfen halim kalmadı o kocaman yarrak beni mahfetti diye inleyebildim sadece, adam arkamda yerimi aldı bacaklarımı iyice yanlara ayırıp öyle tatlı girdi ki içime sıkıca belimi kavrayıp kökleye kökleye sert sert vurmaya basladı üzerime tüm agırlıgı ile yatıp boynumu yandan dudaklarımı emerken o kalın aleti de olanca sertliği ile içimde gidip geliyordu ve ben artık içimden lütfen hadi gel artık diye yalvarmaya baslamıstım. elleri omuzlarımdan sıkıca kavramıs ve sertsert gidip gelirken geliyorum askım içine geleyim mi dedi. bende hı hı gel askım dedim. ve kökleyipppp yarragını öyle bi bosaldı ki anında karnım sancımaya basladı. 
pestilim cıkmıstı resmen ve kıvrana kıvrana lavobaya zor gittim ve içimdekileri cıkrttım temizlendim, 3 parmagım resmen acılmıs deliğime rahat bir sekilde girmisti ve sasırmıstım. hayal kadar güzel birseydi. aynada deliğime baktım kızarmıs ve acılmıs bir sekildeydi ve tahrik olmustum.
biraz evvel gelsin diye yalvarırken şimdi içeriye gidip o kocaman seyi yalayıp emmek oksamak ve kalkıncada dibinden tutup üzerine oturmak istiyordum. bu nasıl bir sey nasıl bir duygu halen cözemedim ama pasif olmak böyle birsey heralde, ve dediğim gibide belime havluyu mini etek kıvamında dolayıp kıvırta kıvırta yanına gittim erkeğimin, koltukta yarı yatar pozisyonda uzanmıs pornoyu izliyordu. inmiş ama hala kalın ve khasmetli duran yarragıyla o kadar sexsi duruyordu ki, ıslak mendille o tatlı yarragını bir güzel temizledi. ve dayanamayıp yalamaya basladım o tatlı yarragı. ben dur güzelim biraz bekle demesini beklerken ohhhh diye inleyip azgın ibnem yalaa demeye basladı, benimde zaten durmaya niyetim yoktu ve yavas yavas agzımda sertlesmeye baslamıstı ve ben daha bir iştahla yalarken oda yeni yarrak yemis deliğimi parmaklıyordu, yarragı tas gibi olunca hiç sormadan kalkıp dibinden sıkıca kavradıgım o kalın yarragın üzerine oturdum. sırtım ona dönük kendimden gecmiş gögüslerimi oksaya oksaya üzerinden zıplıyordum ve resmen aletim sertlesmeden bosalmıstım. inanamıyordum ve kalktım bir iki yalayıp yüzümü ona dönük sekilde tekrar üzerine oturdum. öpüşüp koklasırken koltuk altlarımı yalamaya basladı ki inanın zevkten ölebilirdim. öyle istekle alıyordum ki o tatlı yarragı harikabirseydi. baya bi o pozisyonda yarragı yedim. beni kadırıp masanın üzerine domalttı ve mini etek gibi belimdeki havluyu sıyırıp beni ayakta sikmeye devam ediyordu ki ben o an nerde ve nasıl tatlı bir yarrak yediğime inanamıyordum. beni içimden cıkmadan koltuga getirip domalttı sonrasında sırt üstü yatırıp bacaklarımı iki eliyle tam yanlara kadar acıp öyle bir sikiyordu ki aklım gitmişti resmen ve olayın büyüsü içinde kendimi kaybetmiş sok askım sik beniii diye inliyordum ki agzımda parmaklarını deli gibi emiyordum. ve yine harika bosalıp üzerime yıgıldı. öpüştük koklastık ve o tatlı yarragı inip içimden kendi cıkın a kadar üzerimde yattı. sabahın ilk ısıklarına kadar sikiştik ve otelime döndüm. hala ne olup bittiğini tam kestiremediğim duygular içindeyim.. adam beni resmen bir kadın gibi istekle ve arzu ile sikmişti. kendinize iyi bakın ve hersey gönlünüzce olsun. hepinize hayırlı günler dilerim. kurtuluslevent16@hot msn adresim. olgun erkekleri beklerim.

kalın bacaklı mini etekli hatun

Herkese merhaba. Adım erhan. Istanbul`da yaşıyorum, 35 yaşındayım. şimdi bir cd ile yaşadıklarımı anlatmak istiyorum. Cd adı yeşim`di. Giyindiğinde kadından farkı yoktu. O gece onun evinde buluşacaktık. Eşi iki günlüğüne istanbul dışına gitmişti. Kapıyı çaldım. Henüz hazırlanamamıştı. Içeri geçti:-ben hazırlanıp hemen geliyorum dedi. Aradan yarım saat geçmişti ki harika bir şekilde içeri geldi. üzerinde siyah mini etek, file çorap, topuklu ayakkabı vardı. üstüne göğüs dekolteli dar bir body giymişti. Kırmızı ruj,kırmızı oje sürmüş sarı peruk takmıştı. Tam bir kadındı. Yanıma oturdu, dudaklarını bana doğru uzattı. Dudaklarımız birleşmiş, dillerimiz içinde dans ediyordu. Boynunu kulak memelerini emmeye başladım. Inlemeleri arttıkça hafif ısırıklar atıyordum. Yavaşça üstünü çıkardım. Siyah dantelli sütyenini çıkarıp göğüslerini emmeye başladım. Yeşim ayağa kalktı mini eteğini çıkardı, file çoraplarıyla kaldı. Ben de kalkarak yeşim`e sarıldım. File çoraplarını çıkarmaya başladım, ağdalı bacaklarını görünce şaşırdım. Bana eşinin yaptığını söyledi. Artık eşimde beni böyle kabul etti. Birlikte giyinip sevişiyoruz dedi. Son olarak siyah tangasını da çıkardım. Yeşim diz çöküp fermuarımı açtı. Yavaşça sikimi çıkartıp emmeye başladı. Mükemmel bir şekilde yalıyor, emiyor,ağzının içinde adeta dans ettiriyordu. Taşaklarımı yalıyor sikimin başını öpüyordu. Onu domalttım, yavaşça arkasına geçtim ve deliğini parmaklamaya başladım. Hadi sk, sik beni diye inledi. götüne bir öpücük kondurup, içine girdim. Ahh diye bir çığlık attı. Yavaş yavaş girip çıkmaya başladım. Acıdığını ama devam etmemi söyledi. götüne girip çıktıkça deliği açılmaya başladı. Artık zevk çığlıkları atıyordu. Gittikçe hızlandım. Sakın boşalma dedi. Yüzüme vücuduma boşalmanı istiyorum dedi. Artık son una gelmiştim. çıkartıp ağzına verdim, iyice yaladıktan sonra yüzüne boşaltmaya başladım. Ikimizde zevkten olduğumuz yere yığıldık. 10 dakika sonra birlikte duşa girip birbirimizi yıkadık. Bundan eşi esra`nın da bize katılacağı müjdesini verdi. Cd yeşim, eşi esra ve ben üçlü olarak yaptığımız sevişmeyi bir daha ki sefere anlatırım

ilk eşim kamyoncu oldu

merhabalar İstanbuldan cd ece.Başımdan geçen hikayemi sizlerle paylaşmak istedim.Kendime ait özel evimde yanlız yaşadığımdan dolayı evde çok rahat seksi kadın giysilerimle dolaşıyorum .O kadar çok giysim var ki bütün servetimi bunlara yatırdım diyebilirim.vücuduma sürekli ağda yapıyorum hiç bir yerimde kıl yok kaymak gibiyim.Daha önce hiç eşcinsel ilişkim olmadı.bu eğilimimi keşfettiğimde henüz lise çağındaydım.erkeklere olan ilgimden kendimi alamıyordum.özellikle kıllı ve hayvansı olanlarından.bir gün bende böyle bir erkeğe kendimi siktiricem diyordum.sitelerde onların o kocaman siklerine bakıp götüme sokmadığım şey kalmamıştı.bir gün gözümü karartıp kararımı verdim ve bir otoyolun kıyısına çıkıp otostop çekicektim.Önüme ilk gelen adama kendimi siktiricek bekaretimi ona verecektim.Siyah tangamı götüme taktım.üstüme siyah südyenimi ve altıma ince pantolon çoraplarımı giydim.el ve ayak tırnaklarımada oje sürdüm.atladım otobüse otoyolun kenarına gelince indim.başladım el kaldırmaya.Bir kamyon durdu az sonra.45 yaşlarında oldukça kıllı ve hayvansı biriydi.çok hoşlanmıuştım bu adamdan.beni görünce dili tutulmuştu adeta.araca bindim adamın adı kadirdi.kısa bir sohbet faslından sonra daha samimi olmaya başladım ona karşı.bu durum onun çok hoşuna gitmişti.eşek gibi sırıtıyordu.yavaşça elimi vites topuzunun üzerinde bulunan eline attım.çok heyecanlanmıştım.kadirde öyle.ve başladım boynundan öpmeye.kadir adeta kendinden geçmişti.dur biraz kenara çekeyim.hem tehlikeli hemde biri görür dedi.ilerdeki cebe aracı soktu.sen arkaya geç ben geliyorum dedi.ben arkaya geçtim ve soyunmaya başladım.o da torpido gözünden kağıt havlu ve krem çıkardı.beni gördüğünde kurt gibi uludu.hemen üstüme atladı.her yerimi yalıyor ısırıyordu.acayip zevk alıyordum.bende onu soymaya başladım.kilodunu çıkardığında muhteşem yarrağı karşımda duruyordu.hemen sarılıp emmeye gırtlağıma kadar almaya başladım.muhteşem bir duyguydu.yaladıkça yalayasım geliyordu.kadiri geriye itip ayaklarımla sikini okşamaya başladım.kadir hayatımda gördüğüm bütün kadınlardan daha kadınısın karıcım dedi.siki taş gibi olmuştu ve artık götüme sokmak istiyordu bende dayanamıyordum sırt üstü yatıp bacaklarımı ayırdım.kadir sikini bolca kremledikten sonra parmağıyla götümüde kremlemeye başladı.parmağını soktukça inliyor onu daha çok azdırıyordum.bacaklarımı omzuna aldı sikini göt deiğime dayayıp yavaş yavaş yüklendi.artık içimdeydi.bekaretimi kadire vermiştim.ilk önce bir acı duydum daha sonra bu acı zavke dönüştü.kadir beni çatır çatır sikiyordu.oh kocacım harikasın hepsini sok diye bağırıyordum.o da daha sert vuruyordu götüme.biraz sonra pozisyon değiştirdim yan domalıp öyle içime aldım kocamın sikini.kocam kadir çıldırmış gibi beni inlete inlete sikiyordu hiç bitmesin içimden hiç çıkmasın istiyordum.biraz sonra boşalıcam diye bağırdı hemen kalkıp ağzıma aldım siki ağzımda müthiş bir şekilde patladı.o kadar çok boşalmıştı ki ağzımın kenarlarından sızanlar yatağa damlıyordu.spermlerinin hepsini içtim.bu onunda benimde çok hoşuma gitmişti.beni böyle siktiğin için teşekkür ederim kocacım dedim.o da asıl ben teşekkür ederim sana resmen aşık oldum dedi.numaralarımızı aldık ve ben ordan ayrıldım.artık kocam her hafta bana geliyor sabahlara kadar sikişiyoruz.onu çok seviyorum.

Yeni Kiracımın Baldızı

Biz bir beyaz eşya bayisiyiz, yan tarafımızdaki boşalan dükkanı, dükkan sahibi bizden kiraya vermemizi istedi. Daha önceden tanıdığımız bir iç giyim dükkanı vardı. Ancak dükkan pasajda alt katta olduğu için iş yapmıyordu ve dükkan arıyorlardı. Bende sordum kiralık dükkan var diye hemen kabul edip taşınmaya başladılar. Kadının bir kız kardeşi ve memur bir kocası var. Taşınmalarında bizim kamyonetle onlara yardım ediyordum. Kadının kız kardeşi o kadar güzel değil işin açıkçası ama muhteşem bir fiziği ve dolgun kalçaları vardı. Malları yüklerken, indirirken, eğilip kalktığında gözlerimi alamıyordum götünden ve sikimde şahlanıyordu. Kot pantolon vardı allahtan üstümde derken şakalaşarak taşıyoruz hepimiz birden ve bazen kapıdan geçerken kızın arkasından geçiyorum, yumuşacık dolgun götüne değdikçe çıldırıyorum. Neyse ki akşam başladığımız taşıma gece 11:30 saatlerinde bitti ve düzeltme işini de yarın yapalım dediler. Biraz dinlenelim dedik ve eve gittik onları da evlerine bıraktım. Evleri çok yakındı zaten, ben eve giderken hemen asılmaya 31 çekmeye başladım. Aklıma sokmuştum bu kızı düzeltmeyi 1 kaç gün geçti dükkanı düzeltmelerinde onlara yardımcı olma bahanesiyle baya samimileştik.
Dükkan bitti satışa başladılar 15 gün falan geçti adeta kızla kanka olduk. Sabahları o açar ablası geç gelirdi. Derken ellerini tutuyorum muhabbet epey ilerledi yanağından öpüyorum bişey demiyor. Ama emin olamıyorum kızdan, bir akşam dükkanı kapatacakken yanına gittim yine ayaktaydı gıdıklamaya başladım yapma dedi güldü. Sonra durdum ve dudağına yapıştım öptüm hiç ama hiç bir tepki vermedi ne olumlu ne olumsuz o arada ellerimi de göğüslerine atıyorum. Ondan da hiç tepki gelmeyince bıraktım. Bana baktı ağlar gibi oldu yazıklar olsun dedi. Ben o anda çılgına döndüm ya ablası ve eniştesine anlatırsa diye ve hoşça kal bile demeden ağlamaklı gözlerle eve gitti. Çok korkuyordum aslında telefonuna mesaj üstüne mesaj atıyordum. Sabah oldu ve geldi selam verdim suratı asık akşama kadar uğraştım senden hoşlanıyorum dedim. Şu bu derken birde evliyim ben bu arada bunu biliyor.
Bana akşam 8 gibi telin açık olsun dedi. Tabi akşama kadar gönlünü aldım. Neden diye sordum görürsün dedi ve korkuyordum aslında ama tamam dedim. Her zaman açık zaten telim dedim. Saat 7:30 gibi aradı beni ve nerdesin diye sordu, çarsıdayım dedim bize gel dedi. Çok korktum eniştesine mi söyledi yoksa dedim. Sordum yok sen gel dedi. Olmaz dedim dayanamadı anlattı eniştemle ablam misafirliğe gitti ve ben yalnızım şuanda dedi. Dün yarım kalmış işini yapmak istiyorsan gel dedi. Hemen koşarak giderken yolda yoksa beni oyuna mı getiriyor diye düşündüm ve sonra aklıma eniştesini aramak geldi. Aradım sordum nerdesin abi içelim mi bu aksam dedim. Ben misafirliğe gidiyorum yengenle dedi. Hemen koşarak gittim kapıda aradım cebini kapıyı aç dedim.
Kapıyı açtığında üzerinde kırmızı muhteşem bir transparan gecelik vardı. Odada ışıkları söndürmüş, 3 mum yakmış, mutfakta bişeylerle uğraşıyordu. İçeri aldı beni sarıldı öpüştük biraz dur işim var mutfakta dedi ve mutfağa gitti. Bende 1 dakka sonra dayanamadım peşinden gittim makarnayı yapmış tezgahta salata yapıyordu ikimiz için ben arkadan beline sarıldım ve arkadan o muhteşem kalçasına yapıştım. Boynunu öpüyor bacaklarını okşuyordum. Bir elimde memelerinde ve aynen öyle eğildim, gecelikle götünü öpüyordum. Tangayla takımdı gecelik kalçasının arasına parmağımı sokuyor dilimle arasını yalıyordum. Dayanamadı bana doğru döndü ve ben tangayı yana çektim muhteşem bir amcık karşımda sulanmış ve yumuldum yalamaya derken basımı bastırıyor ve inliyordu. Yukarı çekti beni ve memelerini ağzıma soktu ben amını yalarken o sutyeni çıkarmış elini benim sikime atıp pantolonun üstünden okşuyor. Elini kemerime atıp açmaya çalıştı ben yardım ettim bir saniyede çıkardım pantolonu ve dikleşen sikimi görünce önümde eğildi büyük bir iştahla ağzına aldı. Ben saçlarından tutup boğazına kadar sokuyorum dayanacak gücüm yoktu ve kaldırıp onu mutfakta yere yatırdım ve bacaklarını açtım aklımdan acaba bakiremi diye geçiriyorum ama hiç sormadım oda bişey demiyor ve sikimi doğrulttum o ıslak amına sok artık dedi. Bende yavaşça geçirdim biraz zorlandı ıkınmaya başladı. Ben korktum bakiremi diye ama dibine kadar sokmuştum sikimi çıkardım bişey yoktu. Kanmı baktın diye sordu yok dedim korkma bakire değilim dedi ve git gel yapmaya başlar başlamaz patlayacak gibi oldum çıkardım ve memelerinin üstüne volkan gibi patladım. O beni yatırıp sikimi emmeye başladı 2-3 dakka sonra sikim yine kalkmış vaziyetteydi ve tekrar yattı. Ben yine geçirdim köküne kadar amına gidip geliyorum. Bacaklarını belime dolamış altımda bende dudaktan öpüyorum onu ve kokluyorum derken sım sıkı sarındı bana kendine doğru çekiyor ve inliyor. İnleme sesleri yükseldi ve öyle bir boşaldı ki bende heyecana gelip kaldırıp onu domalttım. Sakın arkamı aklından geçirme vermem dedi. Benim çok istememe rağmen yok dedi ve kıramadım onu domalttım arkadan yine amına geçirdim. Arkadan bastırdıkça sanki götünü siker gibiydim ve tam boşalacakken döndü  ve dilini uzattı yüzüne doğru boşaldım.
O gece saat 12 ye kadar beraber tam 5 kere boşaldık. Halende fırsat bulursak yapıyoruz ama eniştesinin tayini çıktı gittiler. Ben onlara ara sıra uğruyorum. Arada 650 km var o kendi annesiyle kalıyor şimdi ve uğradığımda muhteşem sexsimize devam ediyoruz. Bir sonraki hikayemde beni yengesine anlattığı ve sonrasında yengesiyle beraber olduğum anıyı anlatacam sizlere byeeeeee